Mitoloji, Resim, Sanat

Pierre-Narcisse Guerin, Morpheus and Iris

Merhabalar. Bugün sizlere, Pierre-Narcisse Guerin’in Morpheus and Iris (1811) tablosuna konu olan hikayeden söz etmek istiyorum. Hazırsanız başlayalım.


Daha önce Hypnos ve ailesinden söz ederken oğlu Morpheus’a kısaca değinmiştim. (Bu efsane aileyi buradan okuyabilirsiniz.) Morpheus, dönüşümü ve şekil değişikliğini simgeleyen, rüyalarda insan şekline bürünebilen kanatlı rüya tanrısıydı. Kendisi tanrıların habercisiydi ve rüyalar aracılığıyla tanrılardan gelen mesajları iletiyordu.


Morpheus bir rüya sanatçısıydı desek yerinde olur, görüntüleri ve vizyonları şekillendirebilir, onları canlı gibi gösterebilirdi. Bir insanın (ya da herhangi bir varlığın) sesini, yürüyüşünü, tavırlarını ve ruh hallerini mükemmel bir şekilde taklit edebilirdi. Morpheus için tek bir sınırlama vardı; kendisini sadece bir erkek figürüne dönüştürebilirdi.


Morpheus Sleeping, Ivan Prokof’yevich Prokof’yev


Eski Yunanlılar rüyaları, gerçeği yansıtan, bilinmeyen dünyaya açılan bir kapı olarak görürlerdi. Rüyalar genellikle kehanetler veya gerçek zamanlı olarak meydana gelen olayların görüntüleri veya öbür dünyada sevdiklerinizden gelen mesajlar olarak görülüyordu. Yunan mitolojisinde tanrı Morpheus, uyuyan varlıklara görünür ve onların rüyalarını şekillendirirdi. Morpheus Yunan mitinde sıradan bir insandan en yüksek kraliyet ailesine kadar hemen hemen herkesin hayatının şekillenmesinde  -uyandıklarında onları harekete geçirecek rüyalar göstererek- etkili oldu.


Gelelim İris’e…



İris’i Homeros’un “İlyada”sında, Zeus’tan ve Hera’dan diğer tanrılara veya ölümlülere mesaj ileten kişi olarak hatırlarsınız. İris, erkek meslektaşı Hermes gibi esas olarak iletişim ve mesajlarla ilişkilendirilirken aynı zamanda insanların dualarını yerine getirerek ya da diğer tanrıların dikkatine sunarak onların yerine getirilmesine yardımcı oluyordu. Gökkuşağı Tanrıçası olarak da bilinir.


Tablo bize neyi anlatıyor?


Guerin, Ceyx ve Alcyone efsanesinden ilham alıyor. Ceyx ve Alcyone birbirlerine delice aşık mutlu bir çifttir. Hikaye aslında romantik başlayıp Yunan mitinin favori teması olan trajediye iniyor. Ceyx ve Alcyone birbirlerine derinden adanmışlardır ve birbirlerini o kadar çok seviyorlardır ki genellikle sevgiyle birbirlerine “Zeus” ve “Hera” olarak seslenirler. Bunu duyan Zeus ve Hera’nın tanrı egoları sarsılır ve çok öfkelenirler. Zeus Bey, “Siz kim oluyorsunuz da bu sevgi terimleri ile kendinizi tanrılarla karşılaştırıyorsunuz?” der. Zeus, sözde gururları için çifti cezalandırmak ister ve doğru anı beklemeye başlar.



Zeus, Morpheus aracılığıyla Ceyx’e bir rüya gönderir ve Ceyx, rüyasında Olimpos’a doğru bir deniz yolculuğu yapması gerektiğini görür. Rüyanın etkisiyle deniz yolculuğu yapmaya karar verir. Yolculuğun tehlikeli olduğunu bildiğinden ve bu yüzden Alcyone’yi tehlikeye atmak istemediğinden, ricalarına rağmen Alcyone’yi yanında  götürmeyi reddeder. Alcyone, içinde yolculuk hakkında kötü bir his olduğunu söyler ve gitmemesini ister ama Ceyx gitmeye karar verir.


Deniz seyahati sırasında, Zeus vahşi bir fırtına gönderir ve Ceyx dalgalar tarafından alınıp boğulmaya başlar. Ceyx son anlarında, bedeninin kıyıya vurması ve eşinin onu gömebilmesi için tanrılara dua eder. Uygun ritüellerle huzur bularak gömülmek ister. Çok sevdiği Alycone’nin ismini sayıklayarak oracıkta ölür. Hera, onun bu yakarışlarını duyar ve ona acır. Alcyone ise bütün olan bitenden habersiz çok sevdiği Ceyx’in sağ salim dönmesi için deniz kenarında yemeden içmeden ağlayıp dua etmektedir.


Halcyone (Alcyone), Herbert- James Draper


Bu duruma üzülen Tanrıların Kraliçesi, sevgilisinin kötü durumda olduğunu ve ölümünü bir rüya aracılığıyla kocasının Alycone’ye anlatması için Morpheus’u görevlendirmek ister. Bunun için mesaj elçisi İris’i çağırır, “Morpheus’a git, Alcyone’nin rüyasına girsin ve Ceyx’in öldüğünü bildirsin.” der.



İşte tablodaki sahne, İris’in Morpheus’un yanına gidip bu mesajı bildirdiği sahnedir. Morpheus, -daha önce anlattığım- uyku getirici, hipnotik bitkilerle dolu mağarasında uyumaktadır. İris, uyumakta olan Morpheus’u gökkuşağı ile yüzüne ışık tutarak uyandırır ve Hera’nın mesajını iletir. Morpheus, dua edip ağlamaktan bitap düşmüş Alycone’nin rüyasına Ceyx kılığında girer ve artık öldüğünü, ağlamamasını, ona dua etmesini ister. Alycone uykudan uyanır ve delicesine sevdiği adamın öldüğünü anlayıp okyanusa doğru koşmaya başlar. Artık onun için yaşamanın bir anlamı kalmamıştır, kendisini boğmak ister. Boğulmak için kendisini okyanusa bırakmışken suda bir şeyin kendisine doğru süzüldüğünü fark eder, bu çok sevdiği adamın ölü bedenidir. Ona sarılıp ağlayarak kendini sulara doğru bırakır.


Bütün bunları gören Zeus, kendini suçlu hisseder. Durumu kendince düzeltmek ister. Ceyx ve Alcyone, okyanusta dibe çekilmek yerine su yüzeyine doğru çıkmaya başlarlar. Birden bu iki aşığın gövdeleri tüylerle kaplanmaya ve kanatları çıkmaya başlar. Zeus, tanrı egosunun yarattığı bu trajediyi düzeltmek için ikisini de kuşa çevirir ve Ceyx ve Alcyone sonsuza dek birlikte yaşarlar. Bir efsaneye göre -Ceyx fırtınada boğulduğu için- Alcyone, her kış yedi gün kumsalda kuluçkaya yatarmış. Tanrılar, kuluçkadaki yavrular ve anne zarar görmesin diye o yedi gün boyunca fırtına çıkmamasını sağlarmış. Her kış yaşanan yedi fırtınasız güne “Alcyone Günleri (Halcyon Days)” denilmesi buradan gelir.


Görüşmek üzere.


İLGİNİ ÇEKEBİLİR:  Franz von Stuck, Hercules and the Hydra