Kütahya’da Bir Metropol: Aizanoi
İnsan gözlerini çok uzaklara diktiğinde yanı başındakileri fark edemeyebiliyor. Halbuki çok yakınlarımızda göz ardı edemeyeceğimiz değerler bizim onları keşfetmemizi bekliyor.
İşim gereği ilk bölgeyi ziyaretimde keşfettiğim bir yer Aizanoi. Tamamen tesadüfen tanışmış olmanın heyecanı ile yaptığım bu keşfin ayrıcalıklı bir yeri var bende. Tarihe ve arkeolojiye meraklıysanız rotanızda yer alması gereken bir yer burası.
Aizanoi Antik Kenti
Kütahya’nın Çavdarhisar İlçesinde, neredeyse ilçeyle iç içe geçmiş bir antik kent Aizanoi. Bugünlerde biraz ilgi artmış ancak yeterli değil. Bu kenti diğerlerinden ayıran pek çok farklı özelliğinin ön plana çıkarılması ve doğru şekliyle sunulması gerekiyor.
Aizanoi’nın, bir Efes kadar, bir Side kadar, bir Pergamon kadar ilgi görmemesinin sebepleri var muhakkak. Bunların başında ilk olarak kentin hala büyük çoğunluğunun ortaya çıkarılmamış olması geliyor. İkinci sebep ise denize ya da bir turizm merkezlerine uzak olması. Maalesef günümüzde bir antik kentin değeri turizm merkezlerine yakınlığıyla ölçülüyor. Bu kriteri yok sayan kentlerimiz var ancak onlar bir başka yazının konusu olacak. Üçüncü sebebi ise bir ana geçiş üzerinde bulunmaması diyebiliriz. Bu talihsizlikler düşünüldüğünde aslında hak ettiği popülariteyi kazanmak için uzun yıllar beklemesi gerekecek bu kentin.
Siz yine de popüler olmasını beklemeden gitmelisiniz. Çünkü bu kentin size katacağına inandığım şeyler var. Hem antik kentin hafızanıza kazınacak görselleri hem de sizi pek çok açıdan güçlendirecek birikimi ile keşifleriniz arasında yerini almayı hak eden bir yer Aizanoi Antik Kenti…
Kentin Kısa Tarihi
Kentin ismini, mitolojiye göre Kral Arkas ve Su Perisi Eraton’un ilişkisinden doğan Azan isimli mitolojik kahramandan aldığı düşünülüyor. Azan, Penkalas (Kocaçay) Irmağı’nın yukarı kesiminde Tanrıça Meter kutsal mağarası civarında yaşayan Frigyalıların öncülü olarak kabul ediliyor.
Yapılan kazılarda M.Ö 3000’li yıllara ait yerleşme tabakaları ortaya çıkarılmış. Kentin tarihi bir hayli eski. Ancak kaynaklara ve kazılardan çıkan bulgulara göre kentin ilk sakinleri Frigya’ya bağlı yaşayan Aizanilistler. Kent M.Ö. 133’de Roma egemenliğini kabul edene kadar geçen sürede bir dönem Pergamon Krallığına, bir dönem Bithynia Krallığına geçmiş. Bu iki krallık arasında birkaç defa el değiştiren dini bir merkez konumundaki Aizanoi’nin, Roma döneminde kentleştiğini söyleyebiliriz. İlk sikke buluntuları M.Ö. 1. yüzyıla tarihlenmektedir. Kentin en ihtişamlı dönemini ise M.S. 2. yüzyıllarda yaşadığı bilinmektedir. Kentin bir diğer önemi ise Erken Bizans döneminde piskoposluk merkezi olarak kullanılmış olması. Kent 7. yüzyılda önemini tamamen yitirmiş.
Selçuklu döneminde Aizanoi, Çavdar Tatarları tarafından yerleşim görmüş bu nedenle kente Çavdarhisar adı verilmiş (13. Yüzyıl).
Kentin yeniden keşfedilmesi 1824 yılında Avrupalı gezginlerin bölgeyi ziyaret etmesiyle mümkün olmuş. İlk kazılar 1926 yılında Alman Arkeoloji Enstitüsü tarafından başlatılmış. 2011 yılında itibaren ise Pamukkale Üniversite’si kazıları üstlenmiştir.
Zeus Tapınağı
Kente geldiğimde gözlerime inanamamıştım. Dünyanın en iyi korunmuş Zeus Tapınağı meğerse İtalya’da ya da Yunanistan’da değilmiş. Burnumun dibinde Çavdarhisar’da yıllarca keşfedilmeyi beklemiş.
Öncelikle bilinmesi gereken şey Zeus Tapınağı’nın kurulduğu tepenin, geçmişi M.Ö. 3000’lere kadar uzanan bir höyüğün üzerinde inşa edilmiş olması. Tapınağın altında bir höyük sessizce keşfedilmeyi beklemektedir. Höyük ile ilgili buluntular gün geçtikçe ortaya çıkarılmaktadır.
İkinci olarak bilinmesi gereken şey tapınağın mimari olarak Anadolu’daki örneklerine benzemeyen özellikler barındırmasıdır. Uzun kenarlarında 15’er, kısa kenarlarında 8’er sütun bulunan 53*35 metre ebatlarında dikdörtgen planlı yapının altında pek de beklenmeyecek tonoz bir alan bulunmaktadır. Ziyaretim sırasında beni bir hayli şaşırtan bu tonoz yapının Ana Tanrıça Kybele’ye adanmış olduğu düşünülmektedir. Böyle bir yapıyla başka herhangi bir tapınakta karşılaşılmamıştır. Tapınağın kuzeybatı kısmına yerleştirilen kadın büstünün Kybele’ye ait olduğu düşünülmektedir.
Üçüncü bilinmesi gereken şey tapınağın duvarları üzerinde görülen Çavdarlı çizimleridir. Tapınağı gezerken bu çizimlerle karşılaştığımda anlam veremediğim halde bir sürü fotoğrafını çekmiştim. Daha sonra kentle ilgili yaptığım araştırmada bu grafitilerin bölgeye sonradan gelen Çavdar Tatarları tarafından çizildiğini öğrendim. 2000 yıl önce Hadrianus döneminde inşa edilen bu mimari eserin üzerinde 700 yıl önce çizilmiş bir sürü grafitiyi görmek bir hayli ilgi çekiciydi.
Son olarak bilinmesi gereken şey ise tapınağın Bizans döneminde kiliseye çevrilmiş olması. Bizans döneminde piskoposluk merkezi olarak varlığını sürdüren kentin de merkezi olmuş Zeus Tapınağı.
Dünyanın İlk Borsası (Mecellum)
Dünyada ilk enflasyonla mücadelenin Aizanoi’de yürütüldüğünü söylesem…
Dünya üzerinde kurulan ilk borsa ile tanışın. En önemli özelliği M.S. 290’larda İmparator Diocletianus’un çıkarttığı bir kanunun Latince metninin duvarlarında yazılı olması. “Maksimum Fiyat Listesi” adı verilen bu kanun, Akdeniz bölgesinde Roma İmparatorluğunun hüküm sürdüğü topraklarda satılan aklınıza gelebilecek tüm ürün ve hizmetlerin fiyatlarını belirlemekteydi. Halkı sürekli artan fiyatlara karşı korumak amacındaydı. Tüccarlar sabit fiyat uygulamasından kurtulmak isteyince stok yapmaya başlamış, enflasyonla mücadele başarısız olmuş. Daha önemlisi bu kentin borsa yapısı duvarlarında yazılı o kanun, Romalılarının serbest piyasa koşullarında ortaya çıkan tüccarların acımasız fiyatlarına karşı tarihe geçmiş tek devletçi kanunuymuş. Belirlenmiş fiyatların birkaçını örnek olarak vermek gerekirse; kuvvetli bir köle iki eşeğin fiyatına, bir at ise üç köle fiyatına eşitmiş.
Dünyanın İlk Tiyatro-Stadyum Kompleksi
Dünya’da ilk kez Aizanoi’de görülüyor böyle bir yapı. 15.000 kişilik anfi tiyatrosu ile bitişik nizam inşa edilmiş 13.500 kişilik stadyumu kentin görülmeye değer bir başka yapısı. Yapının inşası M.S. 250’lere kadar sürmüş.
Sütunlu Cadde
Borsa binasının hemen yanında uzanan caddede ion başlıklı sıralı sütunların sadece birkaçı ayakta kalmış. Yapımında daha önceki dönemlere ait antik yapılara ait parçalar buraya taşınarak kullanılmış. Yaklaşık 450 metre uzunluğundaki caddenin bir deprem sonucunda yıkıldığı düşünülüyor.
Sonuç Olarak
80 binlere dayanmış nüfusu ile Roma’nın en önemli şehirlerinden biri Aizanoi. Dünyanın en iyi korunmuş Zeus Tapınağı, dünyanın ilk Tiyatro-Stadyum kompleksi, dünyanın ilk borsası, hala sapasağlam duran köprüleri, sütunlu caddesi, agoraları ile seni bekliyor…
En kısa sürede tanışman dileğiyle…
Aktüel Arleoloji dergisinde ilk borsanın Aizona olduğunu öğrenmiştim. Güzel, aydınlatıcı bir yazı
Yine çok Harika bir yazı olmuş yüreğinize sağlık
O kadar güzel anlatmışsınız ki gezeceğim yerler arasına aldım burayı da, teşekkürler.
Çok aydınlatıcı bir yazı olmuş o kadar güzel ki gidip gezip görmüş kadar olduk
Yine oturduğumuz yerden gezdik gördük öğrendik herşeyi sayende sağol Salome başarılarının devamını dileriz
Kültürlendik çok şükür. Yüreğine sağlık
Siz değerli insanların bu sektörde daha fazla çoğalması gerekiyor salome hanım. Günümüz gençlerine çok büyük destek oluyorsunuz gerçekten. En içten dileklerimle tebrik ederim sizi.
Aslında bu ülkede o kadar çok gezilecek görülecek yer varki vechala keşfedilmeyen binlerce guzelik var burası da o güzel yerlerden bir tanesi bize böyle güzel bir yeri tanıttığınız için hem yazana hemde Salome’ye teşekürlerimi iletiyorum
Hakikaten çok güzel yerler ve okuyunca sirt çantamı alıp hemen kaçasım geldi. Aman diyim daha iş dönemindeyim çelmeyin aklimizi:)))
Görseller çok basarılı tebrik ederim anlatım fazlasıyla bilgilendirici ve iştah kabartıcı. Kaleminize ve objektifinize sağlık
Çok bunalmış ve tam da haftasonuna için gezme planları yapıyorken bu yazıyla tesadüfen karşılaştım. Sanırım göklerden gelen bir karar var ahahaha Hemen bu haftasonuna bir Kütahya yolculuğu görünüyor ufukta, sayenizde. Teşekkürler.
Ama Salomé Hanım, siz böyle yazılar yayımlamaya devam ederseniz takipçi kitlenizin tamamı istifa edecek haberiniz olsun
Hangimiz gercekten hakettiği değeri görüyor ki hanımlar beyler…
Oooo Eren Ertürk yazmış sayfaya Eren Bey sizi yaklaşık üç senedir takip ediyorum Instagramdan, çok basarılı çekimleriniz. Fotoğrafçılığınızın yanı sıra kaleminiz de konuşmuş yazıda. Tebrik ediyorum sizi, umarım bundan sonra burada yazmaya devam edersiniz. Bilgilendim ve yaz tatili rotama görmeye değer bir yer daha eklenmiş oldu.
Bizim de kıymetinizi bilmediler oturduk çay içtik
Aylardır gezilmesi gereken yerler listeme ekleme yapmamistim. Gezecek yer kalmadı diye uzuluyordum. Güzel bir kesif olacak. Teşekkürler eren bey 🙂
Tesekkurler
Burnunun dibindeyim zalimin kızı farketmiyor senelerdir ah Aizanoi ahh seninle aynı kaderi paylaşıyoruz
O kadar gerçek ve yalın anlatmışsın ki, neredeyse apar-topar hazırlanıp oraya gidecekmişim gibi hissettim kendimi. Yine farkın, farkla ortada. 🌹🙏
Sanırım sayfaya da yaz geldi, gezi yazıları sezonunu açtık diyebilir miyiz Salomé Hanım?
Keşfedeceğim güzel bir mekan daha çok teşekkürler
Kafayı yiyeceğim gerçek isminizi öğrenemiyorum hiçbir yerde yazmıyor. Adınız soyadınız ne sizin açıklayın artık lütfen
Çok teşekkür ederim okuduğunuz ve değerlendirdiğiniz için. Salome başta olmak üzere, ayrı ayrı teşekkürler. Aizanoi’yi en kısa sürede keşfetmeniz dileğiyle…