Leyleğin Çocukları, Je Suis ne d’une Cicogne
Filmde; yasa ve devlet, bir eve haciz için gelen polis ve mübaşirin temsilliğinde uzatmaya hiç gerek görülmeden kısaca tanımlanır. Disiplin ve denetim toplumunun ciddi, gergin, duygusuz yüzünün mekanizması birtakım anarşist çekiç darbeleriyle gevşetilip gülünçleştirilir. Verili düzene karşı üç işsiz genç tarafından düzensiz bir ayaklanma başlatılmadan evvel, iş sahibi olmanın ve düzene ayak uydurmanın sıkıntı, stres ve mutsuzluk ürettiğinin altı çizilir. Böylece film bir bakıma aylaklığa övgüdür. Ancak bu aylaklığın ilkesi eylemsizlik değil, aksine fark olumlandığından meta, sömürü ve yabancılaşma üretmeyen eylemdir.